CİNSELLİĞİN PÜF NOKTALARI 1

www.estrogenolit.com.tr

Cinselliğin püf noktaları  1

Cinsel terapilerde danışanların cinsel yaşantıları ve birçok önemli nokta gözden geçirilir. Nerede eksiklik veya sıkıntı varsa üzerinde daha uzun süre durulur. İşte cinselliğin püf noktaları...

Konuşma: Çiftlerin konuşarak zihinlerinde yer eden tüm kaygı ve korkuları, üzüntülerini, geçmiş üzücü olayları, rahatsız eden şeyleri ve isteklerini kesin ve net bir dille anlatmaları, cinsellikte beklentilerini veya fantezilerini partnerleriyle paylaşmaları cinsel sorunlarının çözümünde en önemli ve ilk adım olmalıdır. Çünkü sorunlu cinsel yaşam için en iyi çözüm, olabildiğince açık iletişimdir.

deal ortam: Tatlı konuşmalar, rahat yastıklar, rahatlatıcı bir müzik çiftlerin cinsel enerjisini artıracak muazzam bir ortamdır. Yemek yedikten sonra sevişmeyin.Çünkü yemekten sonra olabilecek hazımsızlık cinsel enerjiyi azaltır.

Dokunma ve okşama: Çiftler için cinselliğin korku dolu halleri olabilir.Bu durum erkeklerin yetersizlik, tatmin edememe, erken boşalma vb. şeklindeyken kadınlarda ise kirletilme, zarar görme, aşağılanma duygusudur. Cinsellik sevgi ve şefkat dolu dokunuşlarla yaşanırsa korkutucu olmaktan çıkar. Bu nedenle cinsel mutluluk için çiftler birbirini çok iyi tanımalıdır.

Aşk oyunları: Aşk oyunları partnerinizle birlikte yaptığınız cezbedici, heyecanı arttırıcı şeyleri kapsar. Aşk oyunlarını en önemli parçası olan cinsel yaratıcılık ise daha önceden planlanması gereken ve bir rutini olmayan cinsel oyunlardır.
Ön sevişme: Daha uzun, bilinçli ve keyifli bir cinsellik yaşamak, e cinsel birleşme sırasında her iki tarafta da olabilecek sorunların en aza indirgenmesı için son derece gerekli olan ön sevişme, cinsellikten alınan hazzın arttırılması için olmazsa olmazdır.
6-Kendini tanıma ve kendinle barışık olma: Kendini ve cinsel dürtülerine yabancı ve kendiyle ilgili olumsuz düşünlere sahip çiftlerin cinsel hayatlarında rahat olması beklenemez. Örneğin cinsel istek bozukluğunun arkasında ağır bir patoloji yoksa cinsel isteğin olmayışı, büyük bir ihtimalle kişinin cinsel fantezilerinin, cinsel arzularının farkına varamayışıyla ilgilidir.
Güven: Çocuklukta ve ergenlik döneminde güven duygusu hasar gören kişilerin öncelikle güven duygularının yeniden kazandırılması gerekir. Kendini güvende hissetmeyen veya karşısındakine güven duymayan kişilerin sağlıklı ve mutlu bir cinsel yaşam sürmeleri imkansız hale gelir.
Partnere karşı sevgi ve saygı: Partnerlerine karşı sevgi ve saygı duymayan çiftlerin sağlıklı ve mutlu bir cinsel yaşamlarının olması mümkün değildir.